go into Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • go into
    1. (bir mesleğe) girmek. 2. (bir iş) için (belirli bir süre) harcanmak: Five years of work have gone into the preparation of this project. Bu projeyi hazırlamak için beş yıl çalıştık. 3. (bir şeyi konuşmaya/tartışmaya/açıklamaya/araştırmaya) girmek.
  • go into a decline
    kuvvetten düşmek.
  • go into a skid
    (araba) kaymaya başlamak.
  • go into action
    harekete geçmek.
  • go into detail
    ayrıntılara girmek.
  • go into details
    ayrıntılara girmek.
  • go into effect
    yürürlüğe girmek.
  • go into one´s shell
    kabuğuna çekilmek, susup insanlarla konuşmamak.
  • go into operation
    yürürlüğe girmek.